NEDEN KADIN PROGRAMLAMA  


Bugün ülkemizde birçok kadın değersiz olduğunu düşünmekte kendilerine birçok konuda haksızlık yapıldığını söylemektedir,  haklarında birçok haber duyulmakta haklarını savunmaya her fırsatta başvurmaktadırlar.  Peki gerçekten kadınlar değersiz ya da dışlanmakta mı?
Şunu söylemeliyim ki bugün kadınların kendi deyimleriyle değersiz olmalarına neden olan belki de kadınların tarihte -Osmanlı’yı ve İslami dönemleri saymazsak -bu kadar değerli olmasıdır desek yanlış olmaz, nedeniyse dönemimizde kadınların sorunlarını açıkça dile getirebilir olmasıdır birçok kadın kuruluşu bünyesinde kadınların yürüyüşler düzenlemeleri röportajlar yapmaları haklarında düzinelerce gazete haberi yayınlanması ve birçok kitap yazılması bunun en büyük kanıtıdır. Bu gibi olgular erkeklerin geri plana atılmasına, kadınların değersizleşmesine neden olmuş ve onları kullanılmaya açık hale getirmiştir.
Bunun en büyük örneğiyse, bugün birçok dizi film reklam ve bu gibi platformlarda kadının egemen olduğu erkeğinse geri planda kaldığıdır ve biraz dikkat ederseniz bu bir kesindir. Hatta boyut o kadar artmıştır ki erkekler deyim yerindeyse kadının kölesi durumuna düşmüş, kimi dizilerdeyse bu daha da abartılmış dört kadının peşine beş erkeğin pervane olduğu  -dört kadına beş erkek diyorum çünkü genellikle bu böyledir bir kadına iki erkeğin düşmesi ve erkeklerin bu kadın’a neredeyse iman etmesi yönetmenler arasında yeni bir akım olsa gerek- ve konuların bunun üzerine kurulduğu  diziler haline getirilmiştir. Şunu da söylemekte yarar var, bunun en büyük nedeni toplumda erkeklerin kadına düşkünlüklerinin artmasıdır. Sonuç olarak bu yöndeki davranışlar kadınların değerinin artmasına neden olmuş kadınlarsa bunu kullanıp ön plana çıkmaya devam etmişlerdir, dolayısıyla ahlaki değerlerimizin yok olmasına neden olmuştur, kadınlarınsa kendilerini bu yönde bir yerlere getirme çabası tek kelimeyle trajikomiktir.
Bugün görüyoruz ki kadınların birçok iş kollarına egemen olması erkekler de işsizlik sıkıntısı meydana getirmekte,  buda aile içi şiddete neden olmakta sonuç olarak da -şu multitrilyoner sunucuları olan evlenme programlarını da eklersek- boşanmalar ardı arkası kesilemez bir hal almaktadır. Şunu da eklemekte fayda var kesinlikle kadına şiddete taraf değilim.
                         
Ben demiyorum ki kadınlar iş hayatında olmasın ya da çalıştırılmasın, hepimizde biliyoruz ki birçok kadın tırnaklarıyla kazıyarak yüksek kademelere gelmişlerdir, demek istediğim herkesin eşit haklara sahip olması ve kim neyi hak ediyorsa onun karşılığını almasıdır, kadınların kullanılarak veya kendilerini kullanarak ön plana çıkması ve erkeklerin ikinci plana atılması tamamen karanlıkta kalmış bir uygulamadır ve bu bir an önce son bulmalıdır.
Sözüm deminde dediğim gibi birçok zorluğa katlanarak, deyim yerindeyse gecesini de gündüzüne katarak çalışıp bir yerlere gelen kadınlara değil sözüm hakkıyla bir yerlere gelemeyen programlanmış, mini eteğiyle, dekoltesiyle bitaraflarını meydana çıkararak piyasaya katkıda bulunan ucuz paslanmış bozuk paralar ve kadınlar üzerinden rant elde eden, kadınları kullanan, kadınların değerini düşürüp kadın erkek kutuplaşmalarına neden olan,  erkeklerin yozlaşmasına ve ahlaki değerlerin yerle bir olmasına neden olan ve feminizm denen safsataları ortaya koyup deyim yerindeyse demokrasi adı altında emperyalizmi dikte eden bunu tırnak içine alalım ‘sözde’ kadın hakları savunucularınadır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HİTLER'İN ARDINDAKİ GÜÇ: Baron Rudolf Von Sebottendorff